Abdülhak Hamit Tarhan Şiirleri-Külbe-yi İştiyak
Ne âlemdir bu âlem akl ü fikri bî-karâr eyler,
Hep i’câzât-ı kudret pîş-i çeşmimden güzâr eyler,
Ser-â-ser nûrlardır renklerle istitâr eyler,
Semavî handelerdir gökyüzünden Hakk nisâr eyler.
Çemendir, bahrdır, küh-sârdır, subh-î rebîîdir.
Bu yerlerde doğan bir şâir olmak pek tabiîdir.
Neye duş olsa çeşmim bunda her dem tâze vü terdir,
Şuâ-i mihr-i enver pâre pâre germ ahgerdir,
Bulutlar kenz-i gevherdir, murassa’-sâz-ı meşcerdir,
Doğar akşamları bir mâi yıldız rûh-perverdir,
Çemendir, bahrdır, küh-sârdır, subh-î rebîîdir,
Bu yerlerde doğan bir şâir olmak pek tabiîdir.
Şafak bir nehr-i hüzn eyler reh-i ümmîdi bunundan,
Münevver mâh-tâbın fikr-i nûr-i nîl-gûnundan,
Düşer bin şi’r-i muzlim ol ziyanın her sütunundan.
Mükerrer hüsnü yârin manzar-i sevda-nümûdundan,
Çemendir, bahrdır, küh-sârdır, subh-î rebîîdir,
Bu yerlerde doğan bir şâir olmak pek tabiîdir.
Şevâhikten sukût etmekte menba’lar menâr âsâ.
Bütün dağlar ağaçlıktır, ağaçlar hep çenâr âsâ.
İnip bir şey semâdan rûhum okşar zülf-i yâr âsâ,
Revân etsem aceb mi, ben de şi’rim cûybâr âsâ,
Çemendir, bahrdır, kûh-sârdır, subh-î rebîîdir.
Bu yerlerde doğan bir şâir olmak pek tabiîdir.
İşaret kılmada eşcâr semt-i lâ-tenâhîyi,
Öper emvâc kalkıp perde-yi kudret-penâhîyi,
Eder kevkeblere îsâl tâirler ilâhîyi,
O hatiflerde gel seyr eyle takrîr-i vicâhîyi,
Çemendir, bahrdır, kûh-sârdır, subh-i rebîîdir.
Bu yerlerde doğan bir şâir olmak pek tabiîdir.
Sabâha karşı dönmüş âf-tâba muntazır ezhâr.
Tulu’uyle onun her gönce eyler handesin tekrâr,
Sezadır maşrıkı add etse âdem matla’-i eş’ar,
Ne şâirdir ki kudret şi’r söyler döktüğü âsâr,
Çemendir, bahrdır, kûh-sârdır, subh-ı rebîîdir,
8u yerlerde doğan bir şâir olmak pek tabiîdir.
Sabâ eyler kudûm-i nev-bahârı kûhtan tebşir,
Eder tıfl-i muhabbet âsiyâb-î âlemi tedvir.
Gelir bir yanda sengistandan âvâz-î peleng ü şir,
Olur şimşeklerin aksiyle rûşen çehre-yî takdîr,
Çemendir, bahrdır, kûh-sârdır, subh-ı rebîîdir,
Bu yerlerde doğan bir şâir olmak pek tabiîdir.
Seher bin cûybâr-î hüsn ü âheng ü seda yek-dem,
Kılar meks ettiğim vâdî-yi samtı hüzn ile hurrem,
Geiir mihr ü meh âsâ fikrim ihyaya Kemal, Ekrem;
Döner karsımda ol dem şi’rden masnû’ bir âlem,
Çemendir, bahrdır, kûh-sârdır, subh-i rebîîdir,
Bu yerlerde doğan bir şâir olmak pek tabîîdir.
Bu vahşî külbeyi me’nûs-i aşk-ı mâderî gördüm,
Bana feryâd meşk eyler bu sessiz yerleri gördüm
Yeşil gözlüydü, vahşetlerde sakin bir peri gördüm,
-Benim mülküm- dedi, mülkünde gezdim, her yeri gördüm.
Çemendir, bahrdır, kûh-sârdır, subh-i rebîîdir.
Bu yerlerde doğan bir şâir olmak pek tabiîdir.
Bu cânibte vatandır, bunda hep şevk-i hamiyyettir,
Bu yanda fikr-i hürriyyet ki nûr-i âdemiyyettir,
Bu yanda lâciverd ü sebz giymiş sermediyyettir,
Bu yerler şâiriyyettir, fazîlettir, meziyyettir,
Çemendir, bahrdır, kûh-sârdır, subh-i rebîîdir,
Bu yerlerde doğan bir şâir olmak pek tabiîdir.
(Hindistan, 1884)
Şiirlerinden Örnekler
Hayd Park’tan Geçerken
Makber
Bir Vaize Bir Mev’ize
Telâkiler
Kürsî-yi İstiğrak
Mâzî Yolcusuna Âti Yolu
Külbe-yi İştiyak
Ölü
Hacle
İstanbul Düşman İstilası Altında İken Çamlıca’da
Validem
Bir Sitare Altında
Bir Sefilenin Hasbihali’nden
Sahra Hoş-Nişinan
Şair-i Azam
Ziyaret