Tarihte Bugün-17 Aralık
- 1903 – Wright Kardeşler benzin motorlu uçakları ile Kitty Hawk’ta (Kuzey Karolina) ilk uçuşu geçekleştirdi: uçuş mesafesi 37 m, uçuş süresi 12 saniye.
- 1908 – İttihat ve Terakki Cemiyeti, II. Meşrutiyet’in ilanından sonra İttihat ve Terakki Fırkası adını aldı.
- 1908 – II. Meşrutiyet’in ilanından sonraki seçilen yeni Osmanlı Meclis-i Mebusanı ilk toplantısını yaptı.
- 1918 – Fransız askerleri denizden Mersin’e çıkarma yapmaya başladı. Mersin, Tarsus, Adana, Ceyhan, Misis ve Toprakkale işgal edildi.
- 1934 – Kasım 1934 tarihli Kanun’la Kemal öz adlı Cumhurbaşkanı’na verilen Atatürk soyadının veya bunun başına ve sonuna söz konarak yapılan adların hiçbir kimse tarafından öz ve soyadı olarak alınamayacağına dair Kanun, TBMM’de kabul edildi.
- 1969 – ABD hava kuvvetleri, yaptıkları UFO araştırmaları sonucunda dünyadışı bir uzay gemisine ilişkin kanıta rastlamadıklarını açıkladı.
- 1973 – Amerikan psikiyatri derneği, homoseksüelliği akıl hastalıkları listesinden çıkardı.
- 1980 – Türkiye’nin Sidney Başkonsolosu Şarık Arıyak ve koruma polisi Enver Sever silahlı saldırı sonucu öldü. Saldırıyı ASALA üstlendi.
- 1996 – Sedat Bucak’ın otomobilinde bulunan silahların Emniyet Müdürlüğü’ne ait olduğu belirlendi.
- 1998 – Safranbolu kültürel varlık olarak Dünya Miras Listesi’ne alındı.
- 2004 – AB, Türkiye ile 3 Ekim 2005’te müzakerelere başlama kararı aldı.
Günün Öne Çıkan Başlığı-II. Meşrutiyet’in ilanından sonraki seçilen yeni Osmanlı Meclis-i Mebusanı ilk toplantısını yaptı
İkinci Meşrutiyet Osmanlı Anayasası’nın, 29 yıl askıda kaldıktan sonra, 23 Temmuz 1908’de yeniden ilan edilmesiyle başlayan ve Mebuslar Meclisi’nin Sultan Vahdettin tarafından 11 Nisan 1920’de tasfiyesi ile sona eren dönemdir. Bu dönemde; parlamenter demokrasi, seçim, siyasî parti, askerî darbe ve diktatörlük olgularıyla tanışılmış, iki büyük savaş (Balkan Savaşları ve I. Dünya Savaşı) yaşanmış ve imparatorluğun dağılmasına tanık olunmuştur.
Birinci Meşrutiyet resmen sona ermemiş ve anayasa değişmemiş olduğu için bazı tarihçiler tarafından, tek bir Meşrutiyet döneminin ikinci faslı olarak da değerlendirilir.
İkinci Meşrutiyet’in ilanından sonra derhal seçimlere gidildi. Seçimlerin başlıca 2 partisi İttihat ve Terakki Fırkası ile liberal görüşlü Ahrar Fırkası’ydı. Seçimleri ittihatçılar kazandı. Seçimlerin ardından oluşan yeni Meclis-i Mebusan 17 Aralık 1908’de çalışmalarına başladı.
Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemine damgasını vuran başlıca unsurlardan olan İkinci Meşrutiyet, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş yıllarına da büyük etkiler yapmıştır.
Birinci dönem, 1908
Bunu izleyen dönemde, ülkeyi perde arkasından yöneten İttihat ve Terakki yönetimine karşı bazı çevrelerde gitgide artan bir hoşnutsuzluk görüldü. 6 Nisan 1909 günü muhalif gazeteci Hasan Fehmi Bey’in bir İttihat ve Terakki fedâisi tarafından öldürülmesi, İstanbul’da büyük bir protesto gösterisine yol açtı. Ve sonunda 13 Nisan 1909’da bazı askerî birliklerin ve medrese öğrencilerinin katıldığı bir ayaklanma başladı; bazı subaylar ve bazı milletvekilleri linç edildi ve İttihatçı olarak bilinen gazeteler yağmalandı. Eski takvimle yeni takvim arasındaki 13 günlük farktan dolayı 31 Mart Vakası olarak anılan bu ayaklanma, Selanik’ten gelen Hareket Ordusu tarafından 24 Nisan’da bastırıldı. 27 Nisan’da yeniden toplanan meclis, II. Abdülhamid’i bu ayaklanmadan sorumlu tutarak tahttan indirilmesine ve yaşlı şehzade Mehmed Reşâd Efendi’nin V. Mehmed adıyla yerine geçirilmesine karar verdi.
8 Ağustos 1909’da Kanûn-î Esasî üzerinde yapılan bir dizi radikal değişiklikle padişahın yetkileri “sembolik” bir düzeye indirildi. Artık vekiller heyeti (bakanlar kurulu) meclise karşı sorumluydu. Meclisten güvenoyu alamayan vekillerin ve hükümetin görevi sona eriyordu. Meclis başkanını padişah değil, meclis kendisi seçiyordu. Padişaha meclisi kapatma yetkisi tanınmakla birlikte, bu yetki koşullara bağlamış ve üç ay içinde yeni seçimlerin yapılması zorunlu hale getirilmişti. Bu değişikliklerle ilk defa parlamenter sistem uygulanmaya başlanmıştır. Ayrıca toplantı özgürlüğü gibi temel hak ve özgürlüklerden bazıları anayasaya eklendi.
Ancak gerek Meşrutiyeti sahiplenen halk kitleleri ve gerekse ordu içindeki subaylar tarafından Abdülhamid tahttan indirilmiştir. Bundan sonraki süreçte Osmanlı Devletinde padişahlık sadece sembolik düzeyde kalmıştır.
Hüseyin Hilmi Paşa (Mayıs 1909 – Ocak 1910), İbrahim Hakkı Paşa (Ocak – Eylül 1910) ve Mehmed Said Paşa (Eylül 1910 – Temmuz 1912) kabineleri döneminde İttihat ve Terakki Cemiyeti, resmen görev almamakla birlikte, fiilen ülke siyasetinin yönlendirici gücü oldu.
İkinci dönem, 1912
1912 seçimleri İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin iktidarı altında gerçekleşti. Temmuz ayında Arnavut isyanının başlaması ve Balkanlardaki siyasi durumun kötüleşmesi üzerine ortaya çıkan Halâskâr Zâbitân, 16 Temmuz’da bir muhtıra ile İttihat ve Terakki yanlısı Mehmed Said Paşa hükümetini istifaya zorladı. Ahmet Muhtar Paşa başkanlığında partilerüstü hükûmet kuruldu. Milletvekili seçimleri geçersiz sayılarak seçim yenilendi. Bir süre sonra Ahmet Muhtar Paşa’nın istifasıyla, açıkça İttihat-karşıtı olan Kâmil Paşa hükûmeti kuruldu.
8 Ekim 1912’de başlayan Balkan Savaşı kısa sürede bir felakete dönüştü. Birbiri ardından Arnavutluk, Makedonya, Selanik ve Batı Trakya kaybedildi.